Amerika Birleşik Devletleri’nin başkenti Washington’daki en büyük ve en eski gazete olarak biliniyor. vaşington postası, 6 Şubat’ta ülkemizi vuran ve hepimizi sarsan depremde can kaybının önlenip önlenemeyeceğini uzmanlara sordu. Bilim insanları ise depremlerin önlenemeyeceğini ancak bilimsel yollarla can kayıplarının önüne geçilebileceğinin altını çizdi.
6 Şubat’ta merkez üssü Kahramanmaraş olan ve 9 ili etkileyen deprem, ülkemizi derinden sarstı.
Ankara’da büyümüş ve Colorado’da yaşayan jeolog Ezgi Karasözen, Türkiye’nin güneydoğusunda meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki depremi duyunca gözyaşlarına boğulduğunu söyledi.
Türkiye, sarsıntı risklerine karşı korunmak için yapı yönetmeliklerini uygulamaya koydu, ancak bu hafta afet sonucu ölenlerin sayısı 30 bini aştı.
Ancak insan davranışları ve yatırımları çoğunlukla deneyimlerle şekilleniyor. Gelecek nesli ve nüfusu korumak için inşaat düzenlemeleri uygulanırken, diğer acil zorluklar ön plana çıkabilir.
Bilim adamları yıllardır Kaliforniya’daki San Andreas fayının büyük bir sarsıntısını bekliyorlardı. 1990’lardan beri Kaliforniya’da birkaç 7.0 büyüklüğünde deprem oldu, ancak boşuna.
Türkiye, yer kabuğunun üç modülünün çarpıştığı bir kavşakta yer alan sismik olarak aktif bir bölgedir.
Bilim adamları çok çalıştılar ve önümüzdeki birkaç on yıl içinde İstanbul’da büyük bir deprem olasılığını tekrar tekrar hesapladılar.
Bu nedenle 6 Şubat’ta meydana gelen 7.7 büyüklüğündeki deprem bekleniyordu, ancak yine de bilim adamlarını biraz şaşırttı: Beklenenden daha fazla yıkım oldu.
Bilim adamları depremleri tahmin edemese veya durduramasalar da ölümleri nasıl önleyeceklerini biliyorlar.
Bilim adamlarını en çok üzen şey; İmar yönetmeliği varken bile yönetmeliklere uyulmaması veya uyulmaması nedeniyle insanların hayatı tehlikede…
Karasözen, Malatya’da bir binanın deprem standartlarına uygun olduğunu belirterek Twitter’da bir emlak ilanı paylaştı.
Karasözen yaptığı işin vatanına faydası dokunabileceği için gururlu ama bu kez henüz verilere bakmaya cesaret edemediğini söyledi…